Yeni Sitemizde Yayındayız

Politika Dergisi Sayı 15

href="http://www.politikadergisi.com/sites/default/files/PD15.zip">Politika Dergisi Sayı 15'i İndirmek İçin Tıklayın.

 

22 Kasım 2007 Perşembe

Türkiye'nin Son Yıllardaki Seçmen Analizi ve Yönetenler

Seçmen, seçim işini gerçekleştiren kitledir ve bu kitle demokrasinin öznesidir. Seçmenden ne anladığımızı söyleyecek olursak, bizde Giovanni Sortari gibi seçmenden sınırlı çoğunluğu benimsemiş bir halkı anlıyoruz; fakat halkımızın bunu ne kadar benimsediği konusunda da şüphelerimizi eksik etmiyoruz.

Sınırlı çoğunluk; salt çoğunluğun, gücünden doğmuş bir kavramdır ve bu kavram sınırsız (salt) çoğunluğun sınırlandırılması görüşünü savunur. Yani belirli bir nüfüs içindeki büyük sayının sınırsız karar verme yetkisini yadsır. Ona göre olması gereken azınlık (ki bu azınlık aslında garip bir şekilde fazlalıkta olabilir) haklarıyla sınırlandırılmış bir çoğunluk sistemidir.

Türk seçmeni de pek tabii ki bir çok devletin seçmeni gibi sınırlı çoğunluk ilkesinin değerini yadsır. Yadsıyanlarda nedense azınlıkta kalanlar değil çoğunlukta olanlardır; fakat unutulmaması gereken demokrasinin azınlıkları çoğunluk haline getirebilecek bir sistem olmasıdır.

Türk seçmeni (bu yazıda diğer devletlerdeki benzerlerini unutarak) sınırlı çoğunluk ilkesini bizce bilgisizlikten yadsıyabileceği gibi, bunu bilgililikten de yadsıyabilir. Yani bilip de bilmemezlikten gelebilir ve bu hiç bilmeyenden daha tehlikeli bir seçmen kitlesidir.

Kısacası Türk Seçmeni bu ve benzeri bir çok konuda bilgisizdir veya bilgilidir. Türk seçmenini belli başlı birkaç gruba ayırabilmek mümkündür. Bunlar;
  1. Siyasete ilgisiz kalmış ve bu ilgisini arttırmaya sıcak bakmayan eğitimsiz kesim
  2. Siyasete ilgisiz kalmış fakat bu (sorunu) aşmak isteyen eğitimsiz kesim
  3. Siyasete ilgisiz olan ve bunu arttırmayı düşünmeyen eğitimli kesim
  4. Siyasete ilgisiz olan fakat bu (sorunu) aşmak isteyen eğitimli kesim
  5. Siyasete ilgili olan eğitimsiz kesim
  6. Siyasete ilgili olan eğitimli kesim
  7. Siyasete ilgisi olan fakat bu ilgisini git gide yitiren eğitimsiz kesim
  8. Siyasete ilgisi olan fakat bu ilgisini git gide yitiren eğitimli kesim
  9. Siyasete olan ilgisini ne arttıran ne de azaltan eğitimli grup
  10. Siyasete olan ilgisini ne arttıran ne de azaltan eğitimsiz grup
Bu sınıflandırmayı yaparken, çok dikkatli davranmadım (ilginin ölçüm değeri olmadığını bilmek herhalde ki pek zor değildir); sebebi ise bu kadar çok grubun elbetteki siyasi (politik) anlamda yanlışlar yapabileceğidir ve bu yanlışları en büyük oranda giderme görevi de son tahlilde çoğunluğun seçtiği, yönetenlerdedir.

Yönetenlerin davranışı ise bir başka yazımınız konusu olmaya değecek kadar uzundur; fakat biz burada kısa keserek ve Sartori'den alıntılar yaparak diyebiliriz ki, (1) özgür bir kamuoyu için öğreti aşılamayan bir eğitim sistemi ve (2) etki ve haber merkezleri birden çok ve değişik olan genel yapı gerekir.

Bu genel yapı ise çoğunluk yönetiminin sınırlı olmasını istemeyen yönetimlerce sürekli geri planda kalır ve bu üstesinden gelinmesi gereken bir sorundur. Teşekkürlerimle, okumadaki sabrınız için.

Gökhan DAĞ

Hiç yorum yok:

Yazı Hakkındaki Yorumunuzu Bırakın

© Blogger Templates | Tech Blog