Yeni Sitemizde Yayındayız

Politika Dergisi Sayı 15

href="http://www.politikadergisi.com/sites/default/files/PD15.zip">Politika Dergisi Sayı 15'i İndirmek İçin Tıklayın.

 

2 Şubat 2008 Cumartesi

Başörtüsü Karşıtlarına Birkaç Masum Soru

Tartışmalar son sürat devam ederken artık tahammül edemediğim hatta duymak istemediğim bir çok olayla karşılaşıyorum.Öncelikle ‘çene altı’ formülüne değinmek lazım kanımca..Bu nasıl komik bir olaydır nasıl bir formüldür anlamış değilim..Benim rejim karşıtı(!) fikirlerimi bu çene altı formülümü değiştirecek;alttan bağlarsam geleneksel örf ve adet yapısı içerisinde ninem gibi başımı örtmüş olacağım ama bir hata edip çene altından iğnelersem o zaman en büyük rejim tehlikesi ben olacağım..Biri bana bunu anlatabilir mi inanın mantığını çözemediğimden..Benim beynimdeki fikirleri bu formülle nasıl ortadan kaldırabilirsiniz?Yada başımı açıp okula girdiğimde beynimdeki örtüyü nasıl açacaksınız?Ayrı bir soru;bu rejim değişikliği tehdidini yalnızca biz başörtülü bayanlar(!) mı oluşturuyoruz?Benimle aynı fikirde olan yani başörtüsüne serbestlik getirilmesini isteyen erkek arkadaşlar tehdit olarak gözükmüyorlar ve istedikleri gibi okula girebiliyorlar..Benim başımdaki örtümü koskoca Türkiye Cumhuriyet’inin rejimini değiştirecek; ki bu yapılan değişikliklerin yalnızca üniversitede bulunan ‘az sayıdaki hanım kızı’ mutlu edecek bir yapılanma olduğu söylenirken.

Diğer bir anlamadığım nokta ise benim örtümün simge olarak adlandırılması..’Ben bu örtüyü herhangi bir partinin simgesi olarak takmıyorum!İnandığım için Dinimin gereği olduğu için takıyorum!’Bu cümle bana ait ve benim gibi düşünen tüm üniversite öğrencilerine ait..Ama birtakım kendini bilmez; hayır efendim sen ne taktığını bilmiyorsun senin o başındaki İslam’ın gereği değildir hele inandığın için kesinlikle örtemezsin hatta sen yalancısın biz onu ne amaçla örttüğünü gayet iyi biliyoruz diyebiliyor..Şimdi bu nasıl bir yargılamadır ki; benim söylediğim söze itimat etmeden kendi fikirlerince benim inandığım formları yorumlayabiliyorsun hatta karşı çıkıp benim inanç sistemimin yanlışlığını tartışıyorsun.Beni tanımadan,düşüncelerimi bilmeden hangi hakla benim fikirlerimi sorgulayabiliyorsun? Beni kendi kafana göre hangi partiden ilan edebiliyorsun ve birde inandığım değer verdiğim bir olguya tüm bunları nasıl alet edebiliyorsun?Bunlarda cevaplanması istediğimiz masum sorular..Cevabını bilmediğimiz öğrenmeye çalıştığımız sorular…

Başka bir konuda başörtüsünün üniversitelerde serbest bırakılmasıyla sınırlı kalınmayacağı kaygısı..Ki ben bu konuda hiçbir kaygı taşımıyorum yani serbest olmasında herhangi bir yanlış görmüyorum ama kaygı duyanların neden duyduklarını da öğrenmek istiyorum.Çünkü üniversitelerde serbest kalınması çabalarına en büyük tepki bu yasağın kalkmasının yalnızca üniversitelerle sınırlı kalınmayacağı ve rejimin bu şekilde elden gidebileceği telaşının alınmasıyla ortaya çıktı.Sırf bu telaş ve kuruntular yüzünden nasıl bugün ki yasağın kaldırılmasını istemiyoruz diyebiliyorsunuz.Geleceği görme çıkmazları var olan bir yasağın kalkmasını nasıl engeller?Siz bu yasağın tüm kamu kurumlarında,liselerde hatta ortaokullarda bile kalkacağını yalnızca düşünerek ve ihtimal vererek bugün ki çekilen çileyi nasıl göz ardı edersiniz?Ve tüm bu kuruntulara beni nasıl inandırabilirsiniz.Daha değişen hiçbir şey görünmeden..

Bugün ki Üniversitelerarası Kurul toplantısında rektörler sloganlı pankartlı açıklama yaparken dikkati farklı bir konuşma çekti. Saygıdeğer bayan hocalarımızdan bir tanesi ‘Buyurun siz alın bu öğrencileri okula ama biz derse girmiyoruz ve dersten geçirmiyoruz’ gibi bir açıklama yaptı.Umarım yetkililer bu açıklamayı duymuştur da bizi bu saygıdeğer hocalarımızdan da koruyacak bir yasa çıkarmayı uygun görmüşlerdir.Bu aralar yasalara,korumalara,korunmalara pek ihtiyacımız olacak sanırım..

Büşra NAS

Hiç yorum yok:

Yazı Hakkındaki Yorumunuzu Bırakın

© Blogger Templates | Tech Blog