Yeni Sitemizde Yayındayız

Politika Dergisi Sayı 15

href="http://www.politikadergisi.com/sites/default/files/PD15.zip">Politika Dergisi Sayı 15'i İndirmek İçin Tıklayın.

 

25 Şubat 2008 Pazartesi

Politika Yazarı

Ben bir politika yazarıyım. Sivri dilli olmak zorundayım. Kalemim yanlış yolda olana karşı keskin olmalı. Ölümcül olmalı. Ona hatalı olduğunu ispat etmek zorundayım. Komplo teorilerinin ötesinde, belgelere dayanarak hatalarını yüzüne vurmak zorundayım. Bunu yaparken nesnel olmalıyım. Kişisel duygularımı, ideolojimi, dünya görüşümü yazılarıma yansıtırsam bu benim zayıflığımın belirtisidir. Hatalı olanın benim dünya görüşüme göre değil, genel politik kurallara aykırı olduğu için hatalı olduğunu anlatmalıyım.

Ben bir politika yazarıyım. Politika’nın ne olduğunu kahveden değil, akademiden öğrenmiş, yazılarına da bunu yansıtan bir yazarım. Başka bir deyişle ülke sorunlarından kahvede konuşur gibi bahsetmemeliyim. Sistematik, derinlemesine ve detaycı bir üslubum olmalı. Sonu “mış ,miş”le biten kelimelerle işim olmaz. Eğer bir eleştiri yapacaksam, o konu hakkında kendimi yetkin kılmalıyım. O konuya sahip olmalıyım. konuyu az çok değil, çok iyi şekilde bilmeliyim. Etnik ayrımcılıktan bahsedeceksem eğer, türkiye ve dünyadaki her türlü etnik ayrımcılığı tanımalıyım. Dini sembollerse eleştiri konum, bunu ideolojim dışında eleştirmeliyim. Konuyu karşılaştırmalı olarak ele almak zorundayım. Biz ve onlar ayrımı içersinde dahi olsam, bizim kim olduğumuzu anlatmalıyım önce, ne istediğimizi? Daha sonra onları anlatmalıyım onların kim olduğunu, ne istediklerini onlardan daha iyi bilmeliyim.

Ben bir politika yazarıyım. Yazılarımda ön planda tuttuğum “gerçek” tir. Doğru bilgiyi okurumla paylaşmalıyımdır. Okur, ilkokul çağında bir çift meraklı gözde olabilir, islami gettoda yaşayan tutucu bir kişide. Benim cümlelerimi, bu dili kullanan herkes anlayabilmeli. Anlaşılmazlık amacı ile yazmamalıyım. Basit ve nesnel cümlelerin arasında, bana ait olan fikirler, yorumlarda olmalı. Bunları yazarken hiç bir çekincem olmamalı. Ölüm bile korkutmamalı. Din saptırılmıştır, tanrı ölmüştür diyebilmeliyim. Milliyet denilen şey ekonomik kaygılar nedeniyle yaratılmıştır diye yazabilmeli, ulus denilen kavramın atom bombasından daha zararlı olduğunu anlatabilmeliyim. Bir karış toprak için dünya tarihi boyunca milyonlarca insanın öldüğünü okurun kafasına sokmalıyım ve eklemeliyim, insanoğlu bu kafayla giderse daha çok “milyonlarca insan” katledilecek bir karış toprak uğruna...

Ben bir politika yazarıyım. Bir yazmadan önce 10 okumalıyım. Yazdıklarımın doğruluğundan emin olmalıyım. Bu meslekte yanlış yönlendirme, hayal bile edilemeyecek hatalara yol açabilir. Bu meslekte bir hata yapılır, Hrant Dink vurulur. Bu meslekte bir hata yapılır, yargıtay baskını olur. Sırtımdaki yükü bilmeliyim ama bu yük beni yormamalı. Beni doğruları yazmak için daha da kamçılamalı.

Ben bir politika yazarıyım. Politkanın ve yazarlığın kesiştiği noktadayım. Her şey tam bu noktada başlar ve biter benim için. Ben sokaktaki insandan farklı bakarım olaylara. Benim gözlerim her zaman anlatılmak istenmeyeni arar. Satır aralarında bulurum politik yaşamda gizleneni. Ben görmeliyim askerin neden türban konusunda bir şey söylemediğini. Onların neden sadece “harekat” ile uğraştıklarını. Başarılı bir harekattan sonra gelecek olan “muzaffer komutan” liderliği ile neler yapılacağını tahmin ederim. Ben öngörebildiklerimi yazarım. Yazdıklarımın her zaman doğru olması gerekir çünkü ben oscar da yanılan sinema eleştirmeni değilim. Politikaya aşık olmuş, politik alanın kurdu olmak üzere yola çıkmış bir siyaset öğrencisiyim. “mış gibi” yazamam, gerçek olanı yazmak gibi bir mecburiyetim var benim...
Deniz Bilen

Hiç yorum yok:

Yazı Hakkındaki Yorumunuzu Bırakın

© Blogger Templates | Tech Blog