Yeni Sitemizde Yayındayız

Politika Dergisi Sayı 15

href="http://www.politikadergisi.com/sites/default/files/PD15.zip">Politika Dergisi Sayı 15'i İndirmek İçin Tıklayın.

 

25 Şubat 2008 Pazartesi

Demagojinin Yıldızları

Birkaç ay evvel billboardlar, üç büyük demokrasi(!) yıldızının resmiyle şenlenmişti.

Kimdi bunlar?

Odunu vekil seçtiren, dilerse halifeliği bile getirtecek olan çok partili dönem Türkiye’sinin(ya da küçük Amerika) başbakanı Adnan Menderes…

Neo-liberal tonton amcamız, 24 Ocak kahramanı Turgut Özal ve…

Demokrasi treninde istasyonunu bekleyen Tayyip Erdoğan…

Adnan Menderes ve Turgut Özal değerlendirmelerini yapmadan, doğrudan Recep Tayyip Bey ve partisinin demokrasi karnesine hızlıca bakalım. Üstelik çok uzun bir geçmişi deşmeden, sadece son dönemdeki davranışlarıyla…

Varan 1: Cumhurbaşkanı seçimleriyle ilgili Anayasa Mahkemesi’ne ettiği laf…

Anayasa Mahkemesi gibi bir kurumun aldığı bir karara “demokrasiye sıkılan kurşun” benzetmesi yapması Tayyip Bey’in demokratlığının(!) en önemli göstergelerindendir. Zira Başbakanımız bunu oya çevirmesini çok iyi bildi. Çünkü o halkın adamıydı ve engellenmişti. Demokrasi mi, demagoji mi? Yiğitlik mi fırsatçılık mı?

Varan 2: Karikatür davaları…

Demokrasiden, özgürlükten(nedense sadece başörtüsüne) dem vuran AKP’nin lideri kendisi hakkındaki mizahi eleştirilere tahammül edemeyecek kadar gaddar mı?

Varan 3: Seçim yatırımları…

Seçimlerde halka kömür, pirinç dağıtılarak yapılan büyük skandal… Neymiş, “onlar” yakacağı olmayan halkın halinden ne anlarmış? Temmuz’da ve yakacak!.. 5 yıl iktidar olan başbakan ve yakacağı olmayan halktan sorumlu bir muhalefet… İlginç mi? Oylara bakın, göreceksiniz.

Bunlarla sınırlı mı? Hayır… Ancak bu örnekleri sadece yazımı güncele taşıyabilmekte bir temel oturtabilmek için verdim. Gel gelelim gündemimize...

Bu hükümet zamanında öyle bir karambol demokrasisi, öyle bir demagoji yapma almış yürümüş ki; sormayın.

Bakalım şu sıralar yapılan icraatlara…

Önce türban meselesi ortaya atılıyor. Akabinde vakıflar yasası Meclis’e taşınıyor. Türban hengâmesinde kimse vakıflar yasasını konuşmuyor. O kargaşada vakıflar yasası çıkmış bulunuyor. Ardından türban Meclis’e geliyor. Onaylanıyor ve noter Cumhurbaşkanına gönderiliyor. Her şeyi jet hızıyla imzalayan Cumhurbaşkanı, bunu bekletiyor. Kuzey Irak’a yapılan operasyon sırasında aniden imzalayıveriyor, Reisicumhurumuz. Tabi o esnada da sadece operasyon konuşuluyor. Hangisi engelleniyor? Hiçbiri… Atan iki, karşılayan sıfır…

Ne diyelim? Durmak yok, yola devam

Emrah ÖZDEMİR

Hiç yorum yok:

Yazı Hakkındaki Yorumunuzu Bırakın

© Blogger Templates | Tech Blog